₺0,00

Sepetinizde ürün bulunmuyor.

Satışın Şehir Efsaneleri 4: İyi Ürün Kendini Satar

Tarih

Kaynak : Serdar Kuvvet

Satış dünyasında en çok tekrarlanan cümlelerden biridir bu: “Ürünün iyiyse zaten satar.”
Ne var ki bu söz, sahada ter dökmemiş insanların kulağa hoş gelen bir tesellisidir. Çünkü iyi ürün, tek başına hiçbir zaman yeterli değildir. Tarih, “daha iyi ürüne sahip olup kaybeden” markalarla doludur. Kazananlar, ürünlerini iyi anlatanlar, doğru kanallarda konumlayanlar ve müşterinin zihninde anlam yaratanlardır.

Bir ürünün kalitesi, tüketicinin onu fark ettiği an kadar değerlidir. Fark edilmeyen kalite, sessiz bir meziyetten ibarettir.

Kalite, Fark Edilmezse Görünmezdir

Piyasada binlerce “iyi” ürün var ama yalnızca bazıları akılda kalıyor.
Bunun nedeni, insanların mükemmel ürünü değil, anlamlı deneyimi satın alması.
İyi kahve, iyi deterjan veya iyi cep telefonu satmaz; güven, tutarlılık ve kolaylık satar.
Satışın doğası, ürünün içeriğinden çok onu çevreleyen deneyim mimarisine bağlıdır.
Bir ürünün kalitesi, satış ekibiyle, dağıtım ağıyla, görünürlük yatırımlarıyla bir bütündür.
Kısacası: “İyi ürün satar” değil, “İyi sistem satar.”

Veri: Ürün Değil, Deneyim Satıyor

McKinsey’in 2023 tarihli “Loyalty in the Age of Discounts” raporuna göre, tüketicilerin %71’i “kendini değerli hissettiren markalardan” alışveriş yapmayı tercih ediyor.
Yani kalite tek başına değil, algılanan değer üzerinden ölçülüyor.
Benzer şekilde NielsenIQ’nun 2024 “Consumer Outlook” verileri, “deneyim tutarlılığı”nın marka tercihinde fiyat kadar etkili hale geldiğini gösteriyor.
Kalite hâlâ önemli; ama farkı yaratan, onun anlatılma biçimi.

Sahanın Gerçeği: İyi Ürünü de Sattırmak Gerekir

Satış ekibi, çoğu zaman iyi ürünün bile görünür kalmasını sağlar.
Reyonda doğru yer bulmayan, raf etiketi eksik kalan ya da promosyon iletişimi yapılmayan bir ürün “iyi” kalsa da “satılmaz.”
İyi ürün, sahada iyi temsil edilmediğinde, müşteri radarına giremez.
Dolayısıyla “iyi ürün kendini satar” demek, sahayı, dağıtımı ve müşteriyi görmezden gelmektir.
Gerçekte her ürün bir hikâyeye, bir yüzeye ve bir sesi duyuracak insana ihtiyaç duyar.

Sonuç: Satış, Görünmeyen Emek Sanatıdır

İyi ürün, satılmayı hak eder; ama kendini satamaz.
Onu satışçının emeği, stratejinin doğruluğu ve markanın sesi satar.
Gerçek satış ustalığı, ürünü değil, ürünün anlamını müşteriye ulaştırmaktır.
Ve bu, hâlâ insanın yaptığı en sessiz ama en etkili sanatlardan biridir.

Paylaş:

Bültene Abone olun

Popüler

Buna Benzer Diğer İçerikler
Daha Fazlası

TCMB, Ekim Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu’nu yayımladı. Gıda ve alkolsüz içecekler grubunda fiyat artışı Ekim’de yüzde 3,41 olarak gerçekleşti

Kaynak : https://www.ortakalan.org/gonderi/83010 TCMB, Ekim Ayı Fiyat Gelişmeleri Raporu'nu yayımladı....

Ulusoy Un, İtalya’dan sonra gözünü İspanya’ya dikti

Kaynak : Ulusoy Un, İtalya'dan sonra gözünü İspanya'ya dikti...

Şirketiniz sağlıklı mı ? – Dr. Bertan Kaya

Kaynak : Şirketiniz sağlıklı mı? - Dr. Bertan KAYA...