Kaynak : GIDA_TEKNOLOJISI_DERGISI_EKIM_2025.pdf

Geniş ürün portföyleri, operasyonel avantajları ve yüksek kaliteleriyle taze doğranmış sebze ve meyve sektöründe etki alanlarını genişlettiklerini belirten EuroFresh Genel Müdürü Ahmet Selim Kaplan, Türkiye’de bu kategoride büyümeye odaklandıklarını belirterek, “Tüketicilerimizin sağlıklı ve pratik ürünlere uygun fiyatlarla ulaşabilmeleri öncelikli hedefimiz. Ülke genelinde daha fazla zincir markette raf alanımızı artırmayı amaçlıyoruz” diyor.

Ahmet Selim Kaplan faaliyetlerini, gündemlerinde bulunan projeleri ve geleceğe yönelik hedeflerini GIDA TEKNOLOJİSİ dergisinde anlattı

Sayın Kaplan merhaba öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Öncelikle bu keyifli sohbet için teşekkür ederim. Galatasaray Lisesi’nin ardından Galatasaray Üniversitesi İşletme Bölümü’nden mezun oldum. Profesyonel kariyerime gıda sektöründe başladım. Satış, ticari pazarlama, perakende ve tedarik zinciri gibi alanlarda sektörün öncü şirketlerinde 25 yılı aşkın deneyim elde ettiğim görevlerde bulundum. 2021 yılında Eurofresh ailesine Genel Müdür olarak katıldım ve o günden bu yana alanında uzman değerli çalışma arkadaşlarımla birlikte Eurofresh’in kurumsal alt yapısının inşasıyla birlikte doğranmış sebze ve özellikle salata kategorisinde hızlı büyüme sürecini bizzat deneyimlemek benim için de çok kıymetli oldu.

Bugün geldiğimiz noktada, sürdürülebilir tarım, soğuk zincir dağıtım, üretim, gıda güvenliği ve inovatif ürün geliştirme konularına odaklanarak Eurofresh’in büyümesine katkı sağlamanın gururu içindeyim. Benim için en büyük motivasyon, müşterilerimize taze ve pratik çözümler sunarken aynı zamanda çiftçilerimizi desteklemek, doğal kaynaklarımızı verimli kullanmak ve ülkemizin bu sektördeki rekabetçiliğini güçlendirecek adımlarla Eurofresh’i güçlendirmek diyebilirim.

“GIDA GÜVENLIĞI, SÜRDÜRÜLEBILIRLIK VE INOVASYON ODAK NOKTALARIMIZ”

Eurofresh’i tanıyabilir miyiz? Faaliyetlerinizden kısaca bahseder misiniz?

Eurofresh’in kuruluşu uzun yıllar öncesine dayanıyor ancak asıl büyük atılımı 2018 yılında gerçekleşti. Çayırova’daki 4 bin metrekarelik kapalı alana sahip mevcut tesisimize geçişimiz ve anonim şirket olarak yapılanmamız, markamızın büyüme yolculuğunda önemli bir dönüm noktası oldu. Eurofresh olarak, “İşletmelere ve bireysel tüketicilere uygun fiyatlı, taze ve pratik çözümler sunma” hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Tüketici beklentilerinin zamanla değişmesi ve sağlıklı, hazır gıdaya olan talebin artmasıyla birlikte ürün gamımızı da sürekli bir gelişim gösterdi. Bugün geldiğimiz noktada müşterilerimiz, ürün çeşitliliğimiz, üretim kapasitemiz ve ekip büyüklüğümüz göz önüne alındığında Eurofresh’in Türkiye’nin önde gelen taze doğranmış sebze ve meyve tedarikçisi konumunda olduğunu söyleyebiliriz. Faaliyetlerimizin merkezinde üç temel unsur bulunuyor: Gıda güvenliği, sürdürülebilirlik ve inovasyon.

Ürünlerimizin her aşamasında yüksek hijyen standartları gözetiyor, tüketicilerimize yalnızca kolaylık değil, aynı zamanda güven sunmayı amaçlıyoruz. Market raflarında yer alan doğranmış salata paketlerinden restoran mutfaklarına giren endüstriyel ölçekteki ürünlere kadar tüm süreci aynı titizlikle yönetiyoruz.

“ÜRÜNLERIMIZ 7 GÜN BOYUNCA TAZELIĞINI KORUYABILIYOR”

Ürün portföyünüzden ve müşteri kitlenizden söz eder misiniz?

Eurofresh’in ürün portföyü bugün 100’ün üzerinde çeşidi kapsıyor. Doğranmış ve yıkanmış hazır salatalar, doğranmış sebzeler ve yeşillikler, perakende ve ev dışı tüketim (EDT) kanalı için farklı büyüklükteki paketler ürün gamımızda yer alıyor. Ayrıca mevsime göre çeşitlenen, müşterilerimiz için özel olarak hazırlanmış karışımlar da tüketiciler tarafından oldukça ilgi görüyor. Doğranmış Eurofresh ürünleri, standart ürünlere göre hem operasyonel hem de kalite açısından önemli avantajlar sunuyor. En başta, yüksek kalite anlayışıyla üretilen ürünlerimiz, tüketiciye her seferinde aynı güvenilir deneyimi sunuyor. Ürünün tazeliğini 7 güne kadar koruyacak vakumlu ambalaj ve kontrollü atmosferde paketleme işlemi sayesinde marketler ve işletmeler için ürün kayıplarını azaltırken, tedarik zincirinde daha esnek planlama imkânı sağlıyoruz. Ayrıca, maliyetlerin öngörülebilirliği işletmeler için belirsizliği ortadan kaldırıyor ve finansal avantaj sağlıyor. Operasyonel verimlilik açısından da doğranmış ürünler sayesinde iş gücünden kaynaklanan maliyetleri düşürüyor ve iş kazası risklerinin azalmasını sağlıyoruz. Bunun yanında, hazırlık süreçlerini sadeleştirerek mutfaklarda zaman ve alan tasarrufu sağlıyoruz. En önemlisi de Eurofresh’in yüksek hijyen ve gıda güvenliği standartları sayesinde ürünler güvenli, taze ve pratik bir şekilde tüketiciye ulaşıyor.

Perakende sektöründe zincir marketleraracılığıyla doğrudan son tüketiciye ulaştığımız için çok geniş bir müşteri ekosistemine sahibiz. Tüketicilerimize, sağlıklı ve pratik ürünlerimizi, ulaşılabilir fiyatlarla sunmayı önceliklendirerek faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. HoReCa kanalında ise, ulusal zincir restoranların büyük bir kısmına hizmet veriyoruz. Aynı zamanda Türkiye’nin önde gelen kurumsal yemek şirketleri de müşterilerimiz arasında bulunuyor. Bununla birlikte börek, turta, poğaça gibi gıda ürünleri üreten ülkemizin önde gelen sanayi kuruluşlarına hammadde tedariki de sağlıyoruz.

“HER GÜN 2 BINE YAKIN SATIŞ NOKTASINA ULAŞIYORUZ”

Üretim tesisiniz ve işleyişten biraz bahseder misiniz?

Eurofresh olarak, gıda güvenliği ve kalite standartlarını üretimin merkezine alan bir anlayışla faaliyet gösteriyoruz. BRCGS Gıda Güvenliği, Global Gap gibi uluslararası geçerliliği olan kalite belgelerine sahip fabrikamızda; insan sağlığını, gıda güvenliğini ve müşteri memnuniyetini önceliklendiren, çevreye ve topluma saygılı bir üretim biçimini sürdürülebilir kılıyoruz.

Her gün fabrikamızdan çıkan 100’ün üzerinde farklı ürünü; önce soğuk zinciri kırmadan Türkiye genelinde 2 bine yakın satış noktasına ulaştırıyoruz. Böylece ürünlerimizin besin değerlerini koruyarak müşterilerimize ulaşması için çalışıyoruz. Sürecin işleyişini de şöyle aktarabilirim: Öncelikle tesisimize gelen tüm ürünler, mevzuat gereklilikleri kapsamında belirlenen aralıklarda kalite ve pestisit analizlerinden geçiyor. Kalite standartlarına uymayan hiçbir ürün işleme alınmıyor. Onaylanan ürünler önce hijyenik koşullarda doğranmaya hazır hale geliyor, doğranıyor, ardından yıkanıyor ve paketleniyor. Paketlenen ürünler 1-4 °C aralığında depolanıyor ve soğutmalı araç filomuzla müşterilere ulaştırılıyor. Bu sistem sayesinde ürünler tarladan sofraya kadar besin değerini kaybetmeden tüketiciyle buluşuyor.

“ÇIFTÇILERIMIZLE UZUN VADELI IŞ ORTAKLIKLARI KURUYORUZ”

Ürün tedarikinde nasıl bir yol izliyorsunuz? Çiftçilerinizi hangi kriterlere göre seçiyorsunuz?

Ürünlerimizin büyük kısmını Ege, İç Anadolu, Akdeniz ve Marmara bölgelerindeki çiftçilerimizden temin ediyoruz. Tedarikçi seçiminde belirli kalite standartlarımız bulunuyor. Öncelikle iş ortaklarımızın, üretim süreçlerinde doğal dengeyi gözeten yöntemleri tercih etmeleri ve çevresel sorumluluk bilinciyle hareket etmeleri bizim için temel öncelikler arasındadır. Eurofresh olarak çiftçilerimizle yalnızca ticari değil, aynı zamanda uzun vadeli iş ortaklıkları kuruyoruz. Bu anlayışla, üretim sürecini eğitim programları ve saha denetimleriyle sürekli kontrol ediyoruz. Bu yaklaşımla tüketiciye ulaşan her ürünümüzün güvenilir olmasını garanti altına alıyoruz.

“IKLIM KONTROLLÜ ÜRETIM ALANLARI HEDEFLIYORUZ”

Son dönemde yaşanan don felaketi ve kuraklık sizi nasıl etkiledi?

İklim değişikliği günümüzde tarım sektörünün en büyük gündem maddelerinden biri oldu. Geçtiğimiz aylarda yaşanan don felaketi özellikle bazı ürünlerde ciddi kayıplara yol açtı. Kuraklık ise giderek büyüyen bir sorun olarak karşımıza çıkıyor. Elbette bu durum tedarik zincirimizi zorladı. Ancak Eurofresh olarak biz bu tür risklere karşı proaktif bir yaklaşım benimsiyoruz. Türkiye’nin farklı bölgelerine yayılmış geniş bir tedarik ağımız var. Ayrıca çiftçilerimizle sözleşmeli tarım modeliyle çalışarak ürün güvenliğini garanti altına alıyoruz. Orta vadede, yatırımlarımızı artırarak iklim kontrollü üretim alanları oluşturmayı hedefliyoruz. Bu yatırımlar sayesinde hem don hem de kuraklık riskine karşı daha dayanıklı bir sistem kuracağız.

Önümüzdeki döneme dair hedefleriniz neler?

Eurofresh büyüyen ürün hacmi, operasyonel avantajları ve kalitesiyle etki alanını genişletiyor ve büyüme yolculuğunu sürdürüyor. Kısa vadede Türkiye genelinde daha fazla zincir markette raf alanımızı artırmayı amaçlıyoruz. Aynı zamanda ürün çeşitliliğimizi artırarak tüketicilerimize yeni ve pratik seçenekler sunmayı planlıyoruz. Orta vadede mevcut pazarlardaki payımızı büyütmek ve yatırımlarımızı genişletmek önceliklerimiz arasında yer alıyor. Özellikle iklim kontrollü tarım projeleri ajandamızda stratejik önceliklerimiz arasında yer bulunuyor. Uzun vadede ise Eurofresh’i yalnızca Türkiye’de değil, Avrupa’da da taze doğranmış sebze ve meyve üreticilerinden biri haline getirmeyi hedefliyoruz. Bununla birlikte sürdürülebilirlik projelerimizi hızlandırarak, karbon ayak izimizi azaltmak çevreye duyarlı üretim anlayışımızı daha da güçlendirmek de önceliklerimiz arasında yer alıyor.